Çektiğiniz fotoğrafın renklerinin olması gerektiğinden farklı tonlarda çıktığı oluyor mu? Beyazlar sarı ya da mavi tonlara kayıyor mu? Eğer bu tarz sorunlar yaşıyorsanız makineniz, otomatik beyaz dengesi çalışırken zorlanıyor olabilir. Belki de dün akşam evde yaptığınız çekimlerde farkında olmadan beyaz dengesini değiştirdiniz ve makine hala aynı ayarlarla fotoğraf çekmeye çalışıyor :)Beyaz bir nesneye renkli ışık tuttuğunuzda, nesne o ışığın renk tonlarında görünür. Farklı ışık kaynakları farklı renk sıcaklıklığına sahiptir ve bu da sahnenin renkleri üzerinden doğrudan etkiye sahiptir. Güneş ışığı, gölgeden, gölge de evimizdeki lambalardan farklı renk sıcaklığına sahiptir. Beynimiz ortamdaki ışık kaynağına göre irisimizi kullanarak pozlamayı yaptığı gibi, normal bir şekilde görebilmemiz için ışığın rengini de yorumlar. Dijital fotoğraf makinesinin beyaz dengesi özelliği de ışık sıcaklığındaki bu farkları ayırt edecek şekilde tasarlanmış ve filmli dönemde kullanılan film ve filtrelerin yerine geçmiştir. Bu yazımızda renk sıcaklığının ne olduğunu ve beyaz dengesini değiştirmenin fotoğraflarımızı nasıl değiştirdiğini öğreneceğiz.
Renk Sıcaklığı ve Kelvin
Kelvin, teoritik olarak termal enerjinin olmadığının kabul edildiği mutlak sıfır (-273.15°C ) noktasını referans alan, sıcaklık ölçmek için kullanılan termodinamik sıcaklık skalasıdır. Kelvin isimlendirmesi, ‘mutlak termodinamik skalası’na duyulan ihtiyaç üzerine yazan İngiliz fizikçi ve mühendis William Thomson, Baron Kelvin-I’den (1824–1907) gelmektedir.Aynı aralığa sahip olduklarından Kelvim ve Santigrat sık sık beraber kullanılırlar. Sıfır Kelvin, -273.15 Santigrat dereceye eşittir ve hesaplamak için şu formül kullanılır: [K] = [°C] + 273.15
Lisede fizik hocalarımızın ısrarlı hatırlatmalarını tekrarlayalım: Kelvin ısı değil, sıcaklık birimidir :)
Renk sıcaklığı Kelvin (K) cinsinden ölçülür. Işık tayfında beyaz renk 5500 Kelvindir. Yüksek renk sıcaklıkları mavidir ve daha soğuk görünürler. Sarı, turuncu ve kırmızı gibi daha düşük renk sıcaklıkları ise daha sıcak bir görünüme sahiptirlerdir. Normalde kırmızı rengi daha sıcak olarak algılarız ama renk sıcaklığı cinsinden kırmızılar, mavilere göre daha düşük değerlere sahiptirler.
Her rengi soğuk, nötr ve sıcak olarak tanımlayabilmek mümkündür. Aşağıdaki tabloda çeşitlikli ışık kaynakları için renk sıcaklık değerlerini görebilirsiniz*. Bir fotoğrafta aynı anda hem güneş alan, hem de gölgede kalan bölümler olabilir. Bu gibi durumlarda fotoğraflar için tek bir renk sıcaklıklığından bahsetmeyiz.
*Işık kaynaklarının renk sıcaklık değerleri kaynaktan kaynağa değişiklik göstermekte. Burada kullandığım değerler cambridgeincolour.com sitesindeki değerlerdir. Mesela gölge için farklı kaynaklarda şu değerler görülebilmekte: 8000K, 7100-8000K, 9000K, 6500-7000K (Lighting photo Workshop, Chris Bucher), 8000K (Stoppee’s Guide to Photography&Light, Brain&Janet Stoppee) vb.
Beyaz Dengesi
Fotoğraf makinesinin beyaz dengesi özelliği, fotoğrafı çekilen sahnenin renklerini fotoğrafçının istediği şekilde kaydetmek için vardır. Buradaki mantık renkleri bizim gördüğümüz gibi bırakmak olabileceği gibi, ortamdaki ışık kaynaklarından kaynaklanan renk sapmalarını düzeltip, beyazların ‘beyaz’ görünmesi şeklinde de olabilir. Yani beyaz dengesi ayarı tamamen fotoğrafçının tercihine kalmıştır. İstediğimiz etkiyi verecek beyaz dengesi ayarını fotoğrafın çekim anında yapmak, bilgisayar başında uzun zamanlar harcamamak için önemlidir.
İnsanın görme sistemi ortam ışığına uyum sağlayarak farklı ışıklı ortamlarda da rahat görmemizi sağlar. Fotoğraf makinesi ise dijital olsun, analog olsun kendi sınırları içinde renkleri yorumlar. Filmli makinede özel film ve/veya renkli filtreler ile yapılan bu işlem dijital fotoğraf makineleri ile çok daha kolaylaşmıştır. DSLR, kompakt fotoğraf makinesi ve hatta kimi cep telefonlarında otomatik beyaz dengesi özelliğinin yanı sıra ön tanımlı beyaz dengesi ayarları da kullanılabilmektedir. Mesela halojen lamba kullanırken doğrudan lamba simgesinin olduğu ‘Tungsten’ beyaz dengesi kullanılabilir. Bazen de belli bir etki elde etmek istediğimizde farklı beyaz dengesi seçeneklerini kullanabiliriz.
İpucu: Eğer portre çekerken daha sıcak ten tonları elde etmek isterseniz, AWB yerine Gölge/’Shade’ seçeneğini seçebilirsiniz.
Yukarıdaki tabloda fotoğraf makinenizdeki beyaz dengesi simgelerini ve onlara karşılık gelen ışık kaynakları ve renk sıcaklığı değerlerini görüyorsunuz. AWB ve ön tanımlı beyaz dengesi seçenekleri hemen hemen tüm fotoğraf makinelerinde mevcuttur. Günümüzde çoğu makinede kullanıcı tanımlı beyaz dengesi seçeneği de mevcutken manuel Kelvin değerinin girilebildiği seçeneği her makine sunmaz.
Peki beyaz dengesinin renk sıcaklığı üzerindeki etkisi nasıldır? Güneş ışığı ve insan üretimi ışık kaynakları farklı renk sıcaklıklarına sahiptir ve fotoğraf makinesince farklı şekillerde algılanırlar. Beyaz dengesi sistemi ortamdaki renk tonlarını nötrleştirmeye çalışır. Eğer renk sıcaklığı çok yükselirse fotoğraftaki renkler mavi tonlara kaymaya başlar. Fotoğraf makinesi maviye kayan renk tonlarını nötr hale getirebilmek için renklere turuncu katar. Benzer şekilde eğer ortamı aydınlatan ışık kaynağı akkor lamba ise renk tonları turuncuya kayar. Beyaz dengesi sistemi bu durumda da nötr renk tonları elde edebilmek için sahneye mavi renk tonları katar. Florasan lambalar ise yeşil renk tonlarına kaymaya neden olurlar ve bunun önüne geçmek için sistemce renk tonlarına ‘magenta’ rengi katılır.
Soru: Neden AWB kullanmıyoruz?
Cevap: AWB yani otomatik beyaz dengesi çoğu durumda doğru beyaz dengesini seçer. Eğer hangi beyaz dengesini seçmeniz gerektiği konusunda emin değilseniz kararı makineye bırakabilirsiniz. Fotoğraf makinesi bu modda iken, tüm sahnenin renk tonlarını analiz ederek ortam ışığının sıcaklık değerini bulmaya çalışır. Eğer sahnede baskın bir renk varsa ya da makinenin nötr ton olarak alabileceği bir ton yoksa o zaman AWB yanılabilir ve fotoğrafta belli bir renge doğru kayma görülebilir. Kimi durumlarda ise fotoğrafçı olarak farklı bir renk sıcaklığı kullanmak isteyebilirsiniz (sıcak ten tonları için ‘gölge’ kullanmak gibi).
Kendi beyaz dengenizi ayarlayın
Mevcut beyaz dengesi ayarları tam olarak işinizi görmediğinde, ya da mevcut ortam ışığının renk sıcaklığını belirlemek için kendi beyaz dengenizi ayarlayabilirsiniz. Gözünüzü korkutmasın çünkü oldukça basit bir yöntem. Bu işlem için ihtiyacınız olan bir adet beyaz ya da %18 gri kart yani makineye nötr renk tonuna sahip olduğunu bildiğimiz hedefi, işte bu benim nötr renk tonum diyeceğiz.
Soru: Beyaz mı yoksa %18 gri kart mı kullanmalıyım?
Cevap: Doğru pozlama yapıldığı sürece ikisini de kullanabilirsiniz. Beyaz hedef kullanmanın riski eksik pozlama yapılma ihtimali çünkü doğru pozlanmayan hedef ile elde edilecek renk sıcaklığı değeri yanlış olabilmekte. Bu konuda mesela Canon, %18 gri kart kullanarak daha doğru beyaz dengesi ayarlayabileceğinizi kullanım kitapçığında belirtmekte.
Hazır reçete:
Burada genel kullanımı anlatacağız. Makine modeline göre bu ayarların yerleri değişik olabilir, bunun için kullanım kitapçığına bakınız. Baktınız ama nasıl olduğunu anlayamadıysanız, yorum kısmına yazın cevaplamaya çalışalım. Bu hazır reçetede beyaz kart ve %18 gri kart kullanacağız. Ben ebay’den Güney Koreli bir satıcı olan bbosasi’den temin etmiştim. Merak edenler için de bir adet A4 kağıdı (Copier Bond, GSM:50, Renk:Beyaz) dahil ettim.
- Referans kartımızı sahneye, 30 derece açıyla ışık kaynağına bakacak şekilde yerleştiriyoruz. Gölgede kalmamasına ve ışık kaynağına dönük olmasına dikkat ediyoruz. Eğer ortamda doğrudan bir ışık kaynağı yoksa fotoğraf makinemize hafif açılı olarak bakması da yeterli olacaktır. Bir diğer dikkat etmeniz gereken nokta, referans kartımızın fotoğraf makinemizin ‘spot ‘ ölçüm alanında (orta AF noktasının etrafını çevreleyen daire) bulunması.
- Doğru ölçüm için az ya da çok pozlama yapılmamış olması gerekiyor o yüzden doğru pozlama yapıyoruz ki %18 gri kart burada ek olarak işe yarıyor;) (bkz. Doğru Pozlama yazımız).
- Makine/lens ikilisini referans kartımıza odaklayabilmek için AF konumundan MF konumuna geçiriyoruz (lens ve/veya makinenizin üzerinde bunun için bir düğme olacak).
Bu 3 madde tüm fotoğraf makineleri için ortak. Referans kartımızın fotoğrafını çekmek ve bundan okuma yaparak beyaz dengesini ayarlamak ise makineden makineye değişiklik gösteriyor. Bundan sonraki adımlar için fotoğraf makinenizin kullanma kılavuzuna bakınız.
Aşağıdaki örneklerde bu adımları izleyerek yaptığım beyaz ayarlarını görebilirsiniz. Odadaki tek ışık kaynağı, sahnenin üst solundan ışık veren 50Watt’lık GE Halojen lamba. Halojen lambanın verdiği ışık 3400K değerinde yani otomatik beyaz dengesinin (AWB) bulduğu sıcaklık ile Tungsten arasında bir değer. Kişisel beyaz dengesi ile elde ettiğimiz ise, halojen lambadan kaynaklanan sarımsı renk kaymasını dengeleyerek, beyazları gerçek ‘beyaz’ olarak fotoğrafımızda yakalayabilmek. %18 gri kart ve arka tarafındaki beyaz kart aynı sıcaklık değerini elde etmemizi sağladı ama poz ölçümünü %18 gri kartı kullanarak yaptığımı belirteyim. Düz A4 kağıt da hiç fena sonuçlar üretmedi (kağıdına göre değişecektir elbette) :)
Bazı DSLR modelleri için örnek kullanımlar:
Ham mı, JPEG mi çekmeliyim?
Kesinlikle ham (‘raw’) çekim yapın! ‘Neden?’ diye soranlar olabilir. Onlar için de özet geçelim :) Ham dosyalar, fotoğraf bilgisini sıkıştırmadan ham veri olarak saklarlar. JPEG ise makinenin o anki ayarlarına göre fotoğrafı belli bir sıkıştırma oranı ile sıkıştırarak oluşturulur yani elimizde piksel piksel renk bilgisinin olduğu bir sonuç dosyası vardır ve sıkıştırma sayesinde boyutlar küçülmüştür. JPEG çekenler genelde bu boyut farkından ve ek işleme ihtiyacı duymadıklarından JPEG tercih ederler. Boyut sorunu konusunda haklılar zira Sony Alpha 900′ün bir JPEG dosyası 6-12MB arasında değişirken ham dosyaları 36MB civarında olmakta. Büyük boyut göz korkutabilir ama ham dosyanın çekim sonrasında izin verdiği değişiklik JPEG’lerin izin verdiklerine göre çok daha fazla.
Konumuza yani renk dengesine dönersek şu şekilde toplayabiliriz. Adobe Photoshop gibi yazılımlarla JPEG dosyaları üzerinde de beyaz dengesi düzeltmeleri yapılabildiği doğru ama ham dosyalarda bu tek tıklama ile çok daha kolay halledilebilmekte. Mesela Adobe Photoshop Lightroom’da istersek sıcaklık değerini elle verebiliyoruz, istersek otomatik olarak hesaplatabiliyoruz, istersek de mevcut ön tanımlı beyaz dengesi seçeneklerinden birini seçebiliyoruz ve zamandan kazanıyoruz (Aşağıdaki ekran görüntüsünde bunu görebilirsiniz). JPEG dosyalarının sıkıştırılmış olduğunu ve sonradan işlenmede daha düşük kalite vereceklerini de unutmayalım.
Kaynak: Basçek.com
Beyaz Dengesi Nedir? Nasıl Ayarlanır?